Volkswagen Araç Terimleri Sözlüğü S-Z

SCR katalitik konvertörü, egzozdan gelen azot oksit (NOx) gaz bileşenini istenmedik yan ürünler oluşmadan seçici bir şekilde azota ve suya dönüştürür.

Bu dönüştürme işlemi, AdBlue adıyla anılan ve sentetik olarak oluşturulan, sulu bir üre çözeltisi kullanılarak gerçekleştirilir ve ayrı bir hazneye yönlendirilir. Bu madde yüzde 32,5 oranında üre içerir ve sürekli şekilde SCR katalitik konvertörü tarafından egzoz gazı sistemine enjekte edilir. Enjekte edilecek dozaj, egzoz gazı akış miktarına göre motor kontrol ünitesi tarafından belirlenir. SCR katalitik konvertörün arkasında bulunan bir Nox sensörü tarafından bilgilendirilen motor yönetimi, dozajın hassas bir şekilde ayarlanmasını sağlar. NOx egzoz gazı arıtma sistemi SCR, Volkswagen’in BlueMotion teknolojileri çatısı altında topladığı verimli ve çevre dostu teknolojilerin arasında bulunmaktadır.

Serbest sürüş modu, aracın kinetik enerjisinin daha iyi değerlendirilmesine yardımcı olur.

Bunun için yüksüz bir sürüş durumunda (ayak gaz pedalından çekilmiş) motor ile şanzıman otomatik olarak ayrılır ve motor rölanti devrinde tutulur. Araç bu sayede uzun bir mesafeyi, sahip olduğu kinetik enerji ile boş olarak aşabilir ve bu mesafeyi kat ederken fazladan yakıt tüketimine ihtiyaç duymaz.

Serbest sürüş sırasındaki tüketim avantajı, aracın kinetik enerjisinin sadece lastiklerin ve havanın sürtünmesinin aşılması için kullanılmasında ve artık motorun yüksek devir sayılarındaki çekişi için kullanılmamasında yatmaktadır. Sürücü frene basarak bir yavaşlama talebinde bulunduğunda ise, motorun gaz kesme özelliğinin (cut-off) değerlendirilmesi için motor ile şanzıman yeniden bağlanır ve yakıt enjeksiyonu tamamen kesilir. Bu esnada motor frenleme etkisi aracın boşta süzülme mesafesini de kısaltır. Bu etkiyi arttırmak için alternatif olarak direksiyon üzerinde bulunan vites küçültme tuşu da kullanılabilir.

Sağlanan tasarruf yakl. 0,5 litre/100 km ve üzerinde olabilmektedir. Bu fonksiyonun verimliliği öngörülü bir sürüş tarzına bağlıdır. Sürücü, kısa bir alışma süresinden sonra aracının daha uzun bir mesafede kayarak durmasına alışır ve örneğin şehir girişlerinde, sezgisel olarak ayağını gazdan daha erken çekerek sistemin tasarruf potansiyelinden tam olarak yararlanır.

Sezgisel Adaptif Hız Sabitleyici "Predictive ACC"’, gelişmiş bir radar yardımıyla önde bulunan araçlara olan güvenli takip mesafesini sürekli olarak korumaktadır.

Adaptif Hız Sabitleyici “ACC” ile aynı çalışma prensiplerine ek olarak Navigasyon veritabanında bulunan şehir içi ve şehir dışı hız limitleri, kavşak, viraj gibi bilgilere göre hareket eder.

Yaklaşan bir viraj olması durumunda navigasyon veritabanından elde ettiği bilgilere göre aracın hızını otomatik olarak düşürür ve virajın güvenli bir hız ile dönülmesini sağlar. Döndükten sonra da ayarlanan hıza tekrar otomatik olarak geri getirir.

Ayrıca ön cama yerleştirilen çok fonksiyonlu kamera sayesinde yol üzerindeki trafik işaretlerini tarar ve otomobilin hızını otomatik olarak ayarlar. İstenildiği zaman bu özellik araç menüsü üzerinden devre dışı bırakılabilir.

Skyhook süspansiyonunda bulunan sensörler, aracın yapısal ve tekerlek ivmelenmelerini tespit eder ve buna göre süspansiyonları duruma uygun bir şekilde ayarlar.

Süspansiyonları sürüş koşullarına göre adapte eden sistem, aracın yoldan çıkma ya da devrilme olasılığını en düşük düzeye getirir. Yürür aksam bu sistem sayesinde aracın yolda yer alan her türlü çukurun ve engelin üstesinden kolayca gelmesini sağlar.

Volkswagen spor koltuklar, güvenliğinize büyük katkı sağlarken, sahip oldukları yüksek konfor ve çekici görünüşleri ile de görenleri büyüler.

Dikkat çekici tasarıma sahip yan destekler, virajlarda iyi bir sürüş pozisyonunda durmanızı sağlarken, zorlu sürüş koşullarında aracınızı daha etkin kullanmanızı sağlar.

Spor süspansiyon, modelden modele farklılık göstermekle birlikte, aracın yerden yüksekliğini 1-1,5cm kadar azaltan ve nispeten daha sert ayarlanmış amotisörleri ve buna uygun helezon yayları içermektedir.

Darbeleri daha sert bir şekilde sönümleyen amortisörler sayesinde aracın virajlarda yana yatma eğilimi hissedilir şekilde azalır, viraj kabiliyeti yükselir. Öte yandan yere yaklaşan karoser sayesinde yüksek hızlarda aracın altına giren hava miktarı azaltılarak aerodinamik etkinlik artırılır.

Start & Stop Sistemi, aracınızı kırmızı ışıkta ya da trafik sebebiyle durdurduğunuzda motoru otomatik olarak durdurur ve böylece aracınız sadece çalışması gerektiği zamanlarda çalışır.

Manuel şanzımanlı araçlarda araç durdurulup, ayak debriyajdan çekildiğinde, otomatik şanzımanlı araçlarda ise araç durur pozisyona getirildikten sonra sürücünün ayağı frene basıldığı süre boyunca sistem otomatik olarak motoru geçici olarak durdurur. Bu sırada çok fonksiyonlu göstergede ise „Start Stop" yazısı belirir. Aracı tekrar hareket ettirmek için manuel araçlarda debriyaja basılır basılmaz, otomatik araçlarda ise ayak frenden çekilir çekilmez sistem,  motoru otomatik olarak yeniden çalıştırır. Start & Stop Sistemi, Volkswagen’in BlueMotion teknolojileri çatısı altında topladığı verimli ve çevre dostu teknolojilerin arasında yer alır.

Start & Stop Sistemi, orta konsolda yer alan kontrol butonu yardımıyla devre dışı bırakılabilir.

Statik viraj farı, dönüş alanının aydınlatılmasını sağlar. Far, hızın 40 km/s’den düşük olduğu kavşaklarda ya da yol ağızlarında direksiyonun kırılmasına veya sinyal lambasının kumanda edilmesine bağlı olarak otomatik olarak devreye girer.

Bu özellik sayesinde, sürücü dönerken aracın etrafında bulunan yayaları çok daha erken fark edebilir ve böylece kaza riskinde kayda değer bir düşüş elde edilir. Viraj farı, modele bağlı olarak ana farlara ya da sis farlarına entegre edilmektedir.

Sürdürülebilirlik, doğal yaşam temellerimizin güvenliğini sağlamak için gerekli olan tüm tedbirleri kapsamaktadır.

Öngörülü çevre koruması, ileri görüşlü planlama ve yeni çevreci teknolojiler (su bazlı boyalar, yenilikçi motor yönetimi, yakıt tasarrufu sağlayan sürüş tarzı vs.) sayesinde gürültü ve emisyon gibi negatif etikler daha oluşum aşamasında önlenir. İyileştirici çevre koruması ise mevcut potansiyellerin (atık su arıtma, katalizatör, ses yalıtımı) negatif etkilerini ortadan kaldırır. Otomobil üretiminde çevrenin korunması, yeni araçların ve üretim tesislerinin planlama ve üretim/inşaat aşamasında başlar ve monte edilmiş ya da kullanılan maddelerin yeniden değerlendirilmesi ve geri dönüştürülmesine kadar uzanır. Sürücüler de, otomobillerini çevre bilinci esaslarına dikkat ederek tasarruflu vir şekilde kullanır ise çevrenin korunmasına katkı sağlayabilir.

T-Roc modelinde sunulan Sürüş Asistan Paketi aşağıdaki ekipmanları içermektedir.

• Adaptif Hız Sabitleyici “ACC”
• Uzun Far Asistanı “Light Assist”
• Trafikte Sürüş Asistanı “Traffic Jam Assist”
• Şerit Takip Asistanı “Lane Assist”
• Kör Nokta Uyarı Sistemi “Blind Spot”
• Acil Durum Asistanı “Emergency Assist”

Volkswagen’in hedefi, önünü gören araçlar ile kazasız sürüşlere olanak sağlamaktır.

Sürüş destek sistemleri, kritik durumları önceden algılamaya katkı sağlar ve kaza riskinin azaltılmasına yardımcı olur.

Sürüş destek sistemleri, sürücüye daha fazla konfor sunar ve sürüş sırasında daha az yorulmasını sağlar.

Sürüş Destek Sistemleri:

• Adaptif Hız Sabitleyici “ACC”
• Ön Bölge Asistanı "Front Assist"
• Şerit Takip Asistanı "Lane Assist"
• Park Yardım Asistanı "Park Assist"
• Şerit Değiştirme Asistanı  "Side Assist"
• Geri Görüş Kamerası "Rear Assist"

Sürüş konfor paketi içeriğinde yer alan park sensörleri, aracınızı kolaylıkla park etmenize yardımcı olurken,  hız sabitleyici, özellikle uzun yoluluklarda konforunuzu artırarak düşük yakıt tüketimini destekler.

Bu paketin içeriği modelden modele göre değişmekle birlikte genel olarak aşağıda yer alan donanımlardan oluşmaktadır.

• Arka ya da ön/arka park sensörü
• Akustik park destek sistemi “Park Pilot”
• Görsel park desteği
• Hız sabitleme sistemi
• Yol bilgisayarı
• Lastik basınç sistemi

Seçmiş olduğunuz modele ait paket içeriği için Yetkili Satıcı’nızdan detaylı bilgi edinebilirsiniz.

Merkezi multimedya ekranı üzerinden kontrol edilebilen Sürüş Profil Seçimi “Driving Profile Selection”, Normal, Comfort, Sport, Eco, Individual gibi sürüş profilleri arasında seçim imkanı sunmaktadır. Bu modlar, araçta bulunan ekipmanlara bağlı olarak Adaptif Hız Sabitleyici “ACC”, Climatronic ve kemer gerdiricilerine müdahale edebilmektedir.

Örneğin Sport modu seçildiğinde, direksiyon elektromekanik desteği azaltılarak daha sert bir karakter kazanırken, gaz pedalının hassasiyeti ve gaz kelebeğinin tepkileri hızlanmaktadır. Araçta sürüşe duyarlı dinamik viraj farı var ise tepkileri hızlanmaktadır. Aynı zamanda emniyet kemeri gerdiricileri de gerilerek sürücüyü koltuğuna sabitlemekte ve hızlı girilen virajlarda daha iyi bir hakimiyet sağlamayı amaçlamaktadır.

Şehir İçi Acil Frenleme Fonksiyonu, 30 km/s gibi düşük hızlarda destek sunar.

Sürücü bir engeli gözden kaçırdığında sistem otomatik şekilde frenleme yaparak çarpışma hızının düşürülmesini sağlamaktadır. İdeal koşullar sağlandığında çarpışma tamamıyla da önlenebilir.

Sürücüyü şerit değiştirme sırasında bilgilendirerek hata payını minimuma indirger. Aracın arka tamponunun sağ ve sol tarafında bulunan iki adet radar sistemi, yaklaşık olarak 50 m'lik bir alanı ve aracın yanında bulunan ölü noktaları sürücüyü uyarabilmek için sürekli olarak tarar.

Sistem, takip edilen alanda tehlike yaratabilecek bir araç bulunduğunda yan dikiz aynalarına entegre edilmiş olan LED uyarı ışıklarını sabit bir şekilde yakarak sürücüyü, şerit değiştirmesi halinde karşılaşacağı olası tehlikelere karşı uyarır.

Sürücünün buna rağmen sinyal vermesi durumunda ilgili LED ışıklar daha parlak olarak yanıp söner ve sürücünün dikkatini mevcut tehlikeye çeker. Şerit Değiştirme Asistanı “Side Assist”, şerit değiştirme ihtiyacı bulunmadığı anlarda bile sürücüyü, kör noktada yer alan araçlar hakkında bilgilendirir.

Sürücünün dikkatini gereksiz uyarılarla sürekli olarak dağıtmak yerine sistem kör noktada yer alan araçların hızına göre tehlike oluşturup, oluşturmayacağına karar verip sürücüyü bu doğrultuda uyarır. Yani kısaca, Şerit Değiştirme Asistanı “Side Assist”, sadece şerit değiştirme sırasında gerçekten tehlike oluşturabilecek araçlara karşı sürücüyü bilgilendirir.

Şerit Değiştirme Asistanı “Side Assist”, bir tuş yardımıyla etkinleştirilir ve 30 km/s üzerindeki süratlerde aktif olarak görev yapabilir.

Şerit Değiştirme Asistanı “Side Assist”, şerit değiştirme sırasında ortaya çıkan tehlikelere karşı önlem oluşturmak ve sürücü üzerine binen yükü azaltmak anlamında teknik açıdan aracın (yan dikiz aynaları) ve sürücünün (bakış açısı) mükemmel bir tamamlayıcısıdır.

İlgili Linkler:

• Sürüş Destek Sistemleri

İstenmedik şekilde şeritten çıkma nedeniyle oluşan kazaların önlenmesine yardımcı olur ve sürüş güvenliğini artırır. Aracın istenmedik bir şekilde şeritten çıkacağı sistem tarafından algılandığında, sürücüyü görsel olarak uyarırken aynı zamanda direksiyonu geçici olarak devralarak aracı içinde bulunulan şeride doğru hafif bir şekilde yönlendirir.

Modele bağlı olarak, Şerit Takip Asistanı "Lane Assist", sürekli ve yumuşak bir şekilde direksiyon açısını düzeltir.

Sistem, yaklaşık 65 km/s ve üzeri hızlarda devreye girerek, iç dikiz aynasında bulunan bir kamera yardımıyla kesintili ve kesintisiz şerit işaretlerini okumaya başlar.  Golf ve Touareg modellerinde Şerit Takip Asistanı "Lane Assist", sadece tek bir şerit algılandığında bile sistemi aktif tutabilmektedir. Buna ek olarak Golf modeli, her iki şerit çizgisi de okunabildiği durumlarda aracı şeridin tam ortasına yerleştirir ve eğer sürücünün tercih ettiği bir sürüş çizgisi varsa (örneğin sola veya sağa daha yakın gitmek gibi) bunu da öğrenerek aracı o çizgide tutabilir.

Sistem, elektro-mekanik direksiyon sistemine sahip modellerden farklı olarak Touareg’de değişik bir tarzda çalışmaktadır. Şerit ihlali durumunda Touareg, direksiyon simidinin içinde bulunan hassas mekanizma sayesinde bir titreşim yayarak sürücüyü uyarır ancak direksiyonu devralarak otomatik olarak aracı şeridine geri döndürmez.

Algılama işlemi karanlıkta ve sisli yol koşullarında da çalışmaya devam eder. Fakat, yol üzerinde algılanabilir şerit ya da yol çizgisi bulunmuyorsa, sürücü direksiyonu tutmuyorsa ya da hız 60 km/s’nin altına düşmüşse sistem devre dışı kalır.

Şerit Takip Asistanı “Lane Assist” ayrıca, sinyal lambası tetiklendiğinde sürücünün isteği doğrultusunda bulunduğu şeridi terk edeceğini anlar ve tepki vermez. Sürücü, Şerit Takip Asistanı “Lane Assist” müdahalelerini, çok düşük bir kuvvet kullanımı ile baskılayabilir ve bu sayede sürücünün aracı bilinçli ve sorumlu bir şekilde sürme yükümlülüğü kesinlikle ortadan kalkmaz.

Takım seti, tekerlek değiştirilmesi gibi basit servis işlerinde sürücüye büyük kolaylık sunar.

Takım seti araç krikosu, tornavida, İngiliz anahtarı ve ayrıca bir adet çeki demiri bileşenlerini içerir. Fakat tekerleğin değiştirilmesi her zaman gerekli olmayabilir: Alternatif olarak Volkswagen araçları, isteğe bağlı olarak sunulan bir lastik mobilite seti Tire Mobility Set ile teslim edilebilmektedir.

Fan devrini otomatik olarak uyarlayarak ve hava dağıtım klapelerini kumanda ederek, iç mekân sıcaklığını kişinin önceden seçtiği sıcaklığa uygun şekilde düzenler.

Bu sayede, tüm ortamlarda ve hava koşullarında keyifli bir atmosfer garanti edecek bir sistemden yararlanarak, aracın iç mekânındaki havayı mümkün olan en düzenli şekilde dolaştırabilir. Klimatronik’in elektronik kumandası; güneşin konumu, güneş ışınları ve hava sıcaklığı gibi önemli etkiye sahip ve rahatsızlık veren tüm faktörleri tespit etmekte ve bu faktörlere göre iç mekâna yeteri kadar hava akışı sağlamaktadır.

CAN veri yoluna entegre edilmiş kontrol ünitesi sayesinde daha kapsamlı konfor özellikleri de sunar: Cam yıkama sistemi etkinleştirildiğinde veya geri vitese geçildiğinde devreye giren otomatik devridaim havalandırması, araç içerisinde bulunan yolcuları rahatsız edici kokulardan korur. Bununla birlikte, havalandırma sıcaklığını otomatik olarak uyarlayan hıza bağlı kumanda sistemi, yavaş sürüşlerde meydana gelen gürültü seviyesini azaltmaktadır.

Klimatronik, buğulanmış veya buz tutmuş camlar oluşması durumunda tek bir düğme üzerinden buz çözme fonksiyonunun kolayca etkinleştirilmesine imkân tanımaktadır. Yüksek fan gücünün oluşturduğu tüm hava akımı bu sayede camların iç yüzeyine yönlendirilir. Hava sıcaklığı 2,5 °C’nin üzerinde olduğunda, havanın kurutulması amacıyla soğutma sistemi otomatik olarak devreye girer..

Volkswagen’in Tam Otomatik Klima Sistemi, böylece yolcuların kendilerini daha iyi hissetmelerini sağlar ve tüm bunlar yanı sıra herkes için daha fazla konfor ve güvenlik sunar. Emniyetli sürüşler için önemli bir ön koşulu teşkil eden sürücü konsantrasyonu ve tepki verme kabiliyeti, araç içerisindeki sıcaklığın ve nem seviyesinin uygun bir seviyede tutulması sayesinde muhafaza edilir.

“Rest” fonksiyonu bulunan modellerde, aracın kontağının kapatılmasından itibaren klimatronik kumanda elemanları içerisinde yer alan “Rest” tuşuna basıldığında havalandırma sistemi aktif hale getirilebilir. Bu sayede kontak kapalı olsa bile belirli bir süre daha araç içinde hava sirkülasyonu gerçekleştirilerek temiz hava girişi ve kabin sıcaklığının sürdürülmesi sağlanır. Bu süre zarfında araç çalışmadığı için kısa süreli duraklamalarda yakıt tasarrufu da sağlanmış olur.

Araca bağlı olarak farklı donanımlar kullanılmaktadır:

• Tek Bölgeli Sıcaklık Ayarı
• İki Bölgeli Sıcaklık Ayarı: Araç içerisinde iki ayrı atmosfer yaratır. Sürücü ve ön yolcunun, kendileri için en uygun sıcaklığı birbirinden bağımsız olarak seçebilmelerine imkânı sunar.
• Üç Bölgeli Sıcaklık Ayarı: Sürücü, ön yolcu ve aracın arka kısmında oturan yolcuların, kendileri için en uygun sıcaklığı birbirinden bağımsız olarak seçebilmelerine imkânı sunar.
• Dört Bölgeli Sıcaklık Ayarı: Araç içerisinde, her biri için özel sıcaklık ayarının yapılması mümkün olduğu, dört ayrı iklim bölgesi yaratır.

TDI, Volkswagen grubu tarafından kullanılan tüm atmosferik olmayan dizel motorlar için kullanılan bir kısaltmadır.

Modern, yüksek basınçlı ve sessiz Commonrail Dizel Enjeksiyon sistemine sahip bu motorlarda yakıt, tek bir yüksek basınç yakıt pompası tarafından hatta verilir. Ortak hatta bulunan bu yüksek basınçlı dizel yakıtı, elektronik motor kontrol ünitesince sıradaki silindirlere, piezzo enjektörler tarafından püskürtülür.

Sistemin üstünlüğü, birden falza öncül, bir ana ve birden fazla ardıl enjeksiyonu tek bir ateşleme sekansında gerçekleştirebilmesidir. Bu sayede, yüksek sıcaklığa sahip sıkıştırılmış havanın içine küçük enjeksiyonlar yapılarak sessiz ön yanmalar yaratılabilmekte ve ana enjeksiyonun yaratacağı gürültü azaltılabilmektedir. Ardıl enjeksiyon ise yanma zamanından sonra silindirde bulunan egzoz gazına yapılmakta ve böylece yanmamış gazların da yanması sağlanarak emisyon değerlerinde düşüş sağlanmaktadır.

Esnek, verimli ve güçlü! TDI motorların sırrı, Volkswagen’in uzmanlığından gelmektedir. Tüm TDI motorlarda, yüksek verimli ve düşük devirlerden itibaren etkinlik kazanabilmesi için değişken geometriye sahip bir egzoz turboşarjı kullanılmaktadır. Düşük devirlerde egzoz gazı çıkışının yavaş kalması nedeniyle etkinlik kazanamayan turbo türbini harekete geçirmek için elektronik kontrollü kanatçıklar, havanın geçiş yolunu daraltarak debisini hızlandırmakta ve bu sayede türbini döndürecek moment yakalanmaktadır.

Yüksek devirlerde, turbo türbinin aşırı hızlanmasını ve limitlerin üzerinde basınçlara maruz kalmasını önlemek için, tüm TDI motorlar bir “Wastegate” ile donatılmıştır.. Vites değişimlerinde ise, aniden serbest bırakılan gaz pedalı nedeniyle turbo türbinin moment kaybetmesini engellemek için, “blow-off” benzeri bir kaçış valfi de bulunur.

Aşırı besleme sistemlerinin  binek araçlarda kullanımıyla, sabit bir yükleme basıncı garanti edilmiştir. Bu, düz bir tork eğrisinin elde edilmesini ve böylece tek bir zirve noktasında değil, geniş bir devir bandında aynı çekiş gücünün (tork) elde edilmesini sağlamıştır.

Tekerlek devir sensörleri, tekerleklerin hızını veya başka bir deyişle belli bir zaman dilimi içerisinde kat edilen yolu ya da açıyı ölçer.

Tekerlek devir sensörlerinin ölçümleri araç içerisinde yer alan birçok sistem tarafından da kullanılır. Anti blokaj fren sistemi, elektronik patinaj önleme sistemi ve elektronik stabilizasyon programının çalışma prensibleri bu sensörler tarafından elde edilen verilere büyük ölçüde bağlıdır. Ayrıca navigasyon sistemleri de bu sensörlerin oluşturduğu sinyallerden yararlanır. Bu sayede aracın kat ettiği mesafe hesaplanır.

Tekerlek devir sensörleri, hem pasif hem de aktif sensörlerin bir araya gelmesinden oluşur. Ancak, sahip oldukları kusursuz veri sağlama özelliği ve kompakt yapıları sayesinde aktif sensörlerin kullanımı daha yaygın olmaya başlamıştır. Pasif sensörler harici bir güç kaynağına gerek duymazken, aktif sensörler ilave bir güç kaynağına ihtiyaç duymaktadır.

Teknoloji paketi içeriğinde yer alan ön/arka park sensörleri, aracınızı kolaylıkla park etmenize yardımcı olur.

Bu paketin içeriği modelden modele göre değişmekle birlikte genel olarak aşağıda yer alan donanımlardan oluşmaktadır.

• Ön/arka park sensörü
• Akustik park destek sistemi “Park Pilot”
• Görsel park desteği
• Lastik basınç sistemi

Seçmiş olduğunuz modele ait paket içeriği için Yetkili Satıcı’nızdan detaylı bilgi edinebilirsiniz.

Tiptronic şanzımanlar, otomatik şanzımanların sahip olduğu tüm avantajları ve özellikleri kullanıcısına sunar.

Tiptronic özelliğine sahip otomatik şanzıman, vites üzerinde yer alan ikinci bir seçenek aracılığıyla sürücünün manuel vites kontrolüne geçiş yapmasını sağlar. Manuel modda vites kolunun ileriye itilmesi ya da geri çekilmesi sayesinde vites değiştirilir. Ayrıca vites değiştirme işlemi, direksiyon arkasında yer alan vites değiştirme butonları yardımıyla da kumanda edilebilir.

Tiptronic şanzıman, hem otomatik şanzımanın sunduğu konforu hem de manuel şanzımanın sunduğu sportif sürüş eğlencesini bir araya getirir. Ayrıca otomatik vites büyültme özelliği, özellikle başka araçları sollama sırasında azami devir sınırına ulaşıldığında vites artırarak gerekli güvenliği ve desteği sunar. Sportif sürüşü tercih eden sürücüler manuel olarak vites küçülterek ve motor frenini devreye sokarak virajlarda ve yokuş aşağı sürüşlerde daha keyfili bir sürüş imkânına sahip olur.

Tırmanma kabiliyeti denildiğinde akla gelen ilk şey, bir aracın belli bir oranda tırmanış gerçekleştirebilme kabiliyetidir.

Tırmanış kabiliyeti, ya derece ya da yüzdelik birimler yardımıyla ölçülür. 45°’lik bir eğim, %100 anlamına gelir. Tırmanış kabiliyeti; motor gücü, tahrik türü, dişli oranı, ağırlık, ağırlık dağılımı, ağırlık noktası ve yol tutuşuna bağlıdır.

Torsen diferansiyeli, 4MOTION dört çeker sisteminin bir bileşenidir. Bu diferansiyel, ön ve arka aks arasındaki kuvveti ihtiyaca göre dağıtan, kendi kendini mekanik olarak kilitleyen bir ara diferansiyelidir.

Trafikte Sürüş Asistanı "Traffic Jam Assist", konvoy halinde ilerlerken yarı otomatik konvoy sürüşüne olanak sağlar.

Sistem, 0-60 km/h arasında aktiftir. Sistem, gaz ve fren pedalını otomatik olarak kontrol eder. İlk defa olmak üzere, burada 60 km/h altındaki hızlarda Şerit Desteği fonksiyonu da aktiftir. Sistem, çift şerit çizgisi algılaması gerekir.

Sistem gereksinimleri:

• Çift Kavramalı Şanzıman "DSG"
• Adaptif Hız Sabitleyici “ACC”
• Şerit Takip Asistanı “Lane Assist”

TSI teknolojisi, Volkswagen’in direk püskürtmeli benzinli motorlarını temsil eder.

TSI motorlar, Volkswagen grubunun önceki nesil FSI motorlarında kullanılmaya başlayan yüksek basınçlı direkt benzin enjeksiyonu teknolojisine sahiptir. Direkt enjeksiyon sayesinde yakıt - hava karışımı yanma odasında gerçekleşmekte ve yüksek basınçlı enjektörlerin de yardımıyla yakıtın daha iyi homojenize olması sağlanmaktadır. Bu, daha iyi yanma ve verim artışını beraberinde getirir; Performans, yakıt ekonomisi ve düşük egzoz emisyonu bir aradadır.

TSI motorlar, bir veya iki ayrı aşırı besleme ünitesiyle de güçlendirilmiştir. Tek şarjlı TSI motorlarda, yüksek verimli ve düşük devirlerden itibaren etkinlik kazanabilen ve böylece minimum turbo boşluğuna sahip (turbo lag) bir egzoz turboşarjı kullanılmaktadır. Yüksek devirlerde, turbo türbinin aşırı hızlanmasını ve limitlerin üzerinde basınçlara maruz kalmasını önlemek için, tüm TSI motorlar bir “Wastegate” ile donatılmıştır.. Vites değişimlerinde ise, aniden serbest bırakılan gaz pedalı nedeniyle turbo türbinin moment kaybetmesini engellemek için, “blow-off” benzeri bir kaçış valfi de bulunur. Maksimum 1,8 bar yükleme basıncı sunan tek şarjlı TSI motorlarda herşey en yüksek verim ve performans sunmak için özenle geliştirilmiştir.

Çift şarjlı TSI motorlarda ise egzoz turboşarjına ek olarak, esas olarak düşük devirleri beslemeyi amaçlayan bir Kompresör de bulunur. Motora, ayrılabilir bir kavrama ile direkt olarak krank milinden bağlı olan bu ünite, daha rolanti devrinden itibaren çok yüksek bir basınç üreterek motoru besleyebilmektedir. Yüksek devirlerde, ayrılabilir kavrama ile motordan ayrılan kompresör, aşırı besleme görevini turboya bırakır ve böylece tüm devir bantlarında sürekli yüksek çekiş gücü garanti edilir. Çift şarjlı TSI motorların maksimum yükleme basıncı bir spor otomobil seviyesi olan 2,5 bar’dır!

Aşırı besleme sistemlerinin  binek araçlarda kullanımıyla, sabit bir yükleme basıncı garanti edilmiştir. Bu, düz bir tork eğrisinin elde edilmesini ve böylece tek bir zirve noktasında değil, geniş bir devir bandında aynı çekiş gücünün (tork) elde edilmesini sağlamıştır.

MQB ile yeniden yorumlanan yeni nesil TSI motorlarda, 13 kg’a varan bir ağırlık tasarrufu sağlamak için alüminyum blok ve trigger sisteminde kayış kullanılmaya başlanmıştır.

Type C USB girişi akıllı telefonların daha hızlı şarj edilmesi ve aynı zamanda daha hızlı veri alışverişi yapılmasına imkan tanımaktadır. Type C USB girişi ince bir girişe sahip olmasından dolayı normal USB (Type A) ile uyumlu değildir.  

Uzun Far Asistanı, otomatik uzun far ayarı ile trafikte konfor ve güvenlik sağlar.

Dikiz aynası üzerinde bulunan bir kamera trafiği yakından takip eder. Uzun Far Asistanı, 60 km/s’lik hızlardan itibaren ve hava tümüyle karardığında uzun farı otomatik olarak devreye alır. Sistem, önde seyreden veya karşıdan gelen araçları algılar ve bu araçlarda bulunan sürücülerin gözlerini kamaştırmadan uzun hüzmeli farları otomatik şekilde kapatır.

Uzun ve kısa hüzmeli far arasındaki otomatik geçiş sayesinde yol en iyi şekilde aydınlatılmaktadır. Bu özellik istendiği taktirde yalnızca halojen farlar ile birlikte sipariş edilebilir.

Veri yolu, araç içindeki sensörler, aktüatörler ve kontrol üniteleri arasında her türlü bilgi alışverişinin hızlı bir şekilde gerçekleştirilmesine hizmet eder.

Bu özellik dijital veri alışverişi yöntemi ile bir sensörün gönderdiği bilgilerin birden fazla kontrol ünitesine iletilmesine ve buralarda işlenmesine olanak sağlar. Sistemin tamamen devre dışı kalması olasılığı bu şekilde büyük ölçüde düşürülür. Çalışma şekline ilişkin bir örnek yağmur sensörüdür:

Bu sensör "yağmur yağıyor" bildiriminde bulunduğunda veri yolu silecekleri, fren disk sileceklerini (bulunan modellerde), ön cam için buğu çözücüyü ve belirli bir süratin üzerinde olunan durumlarda (bu özellliğin bulunduğu modellerde) farları etkinleştirir.

Vites değiştirme önerisi özelliği, bir ok işareti yardımıyla, vites değiştirmenin daha ekonomik olduğu durumlara işaret eder.

Motor kontrol ünitesi, motorun optimum şekilde işletilmesi için gerekli tüm hesaplamaları üstlenir. Toplanan bilgileri kullanarak her sürüş durumu için optimum vites kademesini hesaplar. Araç böylece mümkün olan en iyi işletim noktasında işletilir, yakıt ise en verimli şekilde kullanılır.

Volkswagen Sound Ses Sistemi, 300 Watt’a kadar performans sunan DSP kumandalı 8 kanallı amplifikatör ve sekiz ile on adet arasında değişen sayıda hoparlörden oluşur.

Her ses kanalında bulunan araca özel ses filtreleri ve iki veya dört ohm’luk hoparlörler üstün performans sunan güçlü bir bas üretir. Güçlü bas hoparlörleri ile tweeterlerden oluşan bu sistem titreşimsiz bir ses atmosferi yaratır.

Xenon farlar, geleneksel halojen farlara karşın gözle görülür iyileştirmeler sunar.

Gün ışığını benzer bir aydınlatma teknolojisi kullanan Xenon farlar gece sürüşleri esnasında sürücüyü büyük ölçüde rahatlatarak daha güvenli bir şekilde seyahat etmelerini sağlar. Bu farları ön plana çıkaran özellikler arasında sahip oldukları uzun ve yanal aydınlatma karakteristikleri yer alıyor. Sundukları diğer avantajlar arasında ise düşük güç tüketimi yanı sıra klasik halojen farlara nazaran daha uzun bir kullanım ömürleri olmasıdır..

Çalışma prensibine göre iki elektrot arasında oluşturulan bir kıvılcım üzerinde lamba içerisindeki Xenon gazında bir gaz hortumu oluşturulur ve oluşturulan bu hortumdan daha sonra elektrik akımı geçirilir. Ortaya çıkan tepkime ile birlikte farlar aktive olur.. 18.000 ile 30.000 V arasında bir güce ihtiyaç duyan bu lambaların çalışması, daha sonra otomatik olarak yeniden yanması ve süreklilik sunan bir çalışmanın (yalnızca 35 W’lık bir güçte) sağlanması için karmaşık bir elektronik sistem gerekmektedir.

Yatay bir düzlemden eğimli bir bölgeye geçiş sağlamak için ihtiyacınız olan açı, yaklaşma açısı olarak tanımlanır.

Yatay bir düzlemden eğimli bir bölgeye geçme eğimi, yamaç eğimi olarak tanımlanır.

Yolcuların darbe bölgesine yakın olmasından dolayı yan taraftan gerçekleşen çarpışmalar sonucunda ortaya çıkan sonuçların ön çarpışmalar ile karşılaştırılması pek mümkün değildir.

Karoserinin ön ya da arka tarafında bulunan malzemelerin deformasyonu sonucunda emilen enerji miktarının, yan yüzeylerde de aynı sonuçları göstermesi beklenemez. Olası bir yan çarpışma sonucunda yolcu bölümünün olabildiğince düzgün bir şekilde deforme olması için bu bölge özellikle sağlam olmalıdır ve kullanılan güvenlik sistemleri sadece birkaç mili saniye içerisinde tepki verecek şekilde tasarlanmalıdır.

Yaralanma tehlikesini mümkün olan en iyi şekilde azaltmak için tüm Volkswagen araçlarının bu bölgelerinde çeşitli koruma mekanizmaları kullanılır:

• Yan darbe kirişleri kapıların daha sağlam olmasını sağlar ve yan taraftan gerçekleşen çarpışma sırasında ortaya çıkan enerjiyi eşit bir şekilde dağıtır.
• Özel olarak dizayn edilen kalın ve güçlü kapılar aracın yan darbelere karşı deformasyon özelliklerini arttırır. Çarpışma esnasında ortaya çıkan güçler bu sayede daha etkin bir biçimde aracın tabanına ve tavanına aktarılabilir.
• Sağlam A, B ve C sütunları, deformasyona karşı yolcu kabininde büyük dayanıklılık sunar.
• Araç tabanında bulunan çapraz gergiler, yolcular için gerekli hayatta kalma alanını sağlar.
• Optimum şekilde uyarlanmış yan ve baş hava yastıkları, çarpışma sırasında ortaya çıkan tehlikelere karşı etkili bir güvenlik sistemi oluşturur.

Yan Rüzgâr Dengeleme sistemi, elektro mekanik servo direksiyonlu (EPS) araçlar için daha fazla konfor ve daha fazla güvenlik sunar.

Bu konfor özelliği, artan yan rüzgârda ve tek taraflı eğimli yollarda sürücü üzerine binen yükü azaltır. EPS’nin kontrol ünitesi sürücünün sürekli olarak araç üzerinde oluşan yanal kuvvetin tersine direksiyon hareketi uyguladığını fark ederse, servo direksiyonu bu koşula uygun olacak şekilde otomatik olarak ayarlar. Sürücünün bu direksiyon hareketini artık aktif bir şekilde kendisi uygulamak zorunda olmadığından dolayı üzerine binen yük azaltılır ve belirgin bir konfor artışı sunulur.

Yanal eğimde seyredebilme açısı, arazi kabiliyetine sahip bir aracın düşük hızlarda seyir ederken devrilmeden ve herhangi bir ciddi tutunma kaybına uğramadan üzerinden geçebileceği açıyı tanımlar.

Elektronik Stabilizasyon Programı (ESP), gerçek sürüş durumunu belirlemek amacıyla aracın yanal ivmesini ölçen bir ivme sensörü kullanır.

Yanal ivme, aracın seyir ettiği yöne karşın çapraz bir yön izler. Bunun sonucunda, örneğin bir virajı dönerken, dışa doğru uygulanan bir merkezkaç kuvveti hissedilir. Yanal ivme sensörü, tekerlek devir sensörleri ile beraber aynı yerde bulunur.

Yarı Otonom Sürüş Asistanı “Travel Assist”, direksiyon üzerindeki tek bir düğme ile aktif edilebiliyor. Saatte 210 km hıza kadar çalışan sistem çevreyi dikkatlice izleyen bir dizi özel sensör ile çalışıyor. Ön tarafta yer alan radar sayesinde önündeki araçlar ile güvenli takip mesafesini korurken orta dikiz aynasının önündeki kamera ile yol çizgilerini okur ve aracın kendi şeridinde kalmasını sağlar.

Sistem Adaptif Hız Sabitleyicisi “ACC” ile belirlediğiniz hızı güvenli takip mesafesini de koruyarak otomatik olarak ayarlar.

Şerit değiştirirken devreye giren Şerit Değiştirme Asistanı “Side Assist” kör noktadaki araçları algılayarak uyarır.

Yarı Otonom Sürüş Asistanı “Travel Assist”, yol kenarındaki bariyeleri veya yol çalışması için çizilen şeritleri de algılayabilmektedir.

Tüm bunlar için gerekli olan sürücünün ellerini direksiyonda tutması şartı ise Kapasitif Direksiyon sayesinde çok rahat bir şekilde yerine getirilebilmektedir. 

Bir aracın çarpışma güvenliği kapsamında yayaların güvenliği de önemli bir kriter oluşturmaktadır. Volkswagen araçlarını, trafikte bulunan yayaların da mümkün olan en düşük tehlikelere maruz kalacakları şekilde tasarlar.

Volkswagen’in yaya korunmasına yönelik çok sayıdaki tedbirlerin arasında; ön tamponda kullanılan özel deformasyon elemanları, kaput ve motor arasındaki mesafenin mümkün olduğu kadar geniş tutulması ve kısmen plastikten de üretilen esnek çamurluklar bulunur. Bu tedbirlerin hedefi, "temas bölgelerinin" mümkün olduğunca esnek tasarlanarak yaralanma riskinin asgariye indirilmesidir.

Yağmur sensörü, sileceklerin yağmur şiddetine uygun olarak camları hangi sıklıkla sileceğini otomatik olarak ayarlar.

İç dikiz aynasının arkasında yer alan sensör, birden fazla kızıl ötesi LED ve bir adet merkezi algılayıcıdan oluşur. LED'lerden gönderilen ışınlar ön camdan geri yansıtılarak merkezi algılıyıcıya aktarılır. Ön camda bulunan su damlacıkların sayısı arttıkça, algılayıcının  yakaladığı ışık miktarı azalır. Bu durumda veriler bir elektronik kontrol ünitesine iletilir ve bu sayede sileceklerin silme sıklığının duruma göre uyarlanması sağlanır. Ayrıca silecek kontrol kolu üzerinden sensör hassasiyeti kişisel tercihlere göre ayarlanabilir. Yağmur sensörü, ön camda meydana gelebilecek küçük hasarlar, kirlenmeler ya da eskime belirtilerinden etkilenmeyecek şekilde konumlandırılmıştır.

Yağmur sensörünün sunduğu en önemli avantajlar arasında konfor ve güvenlik yer alır. Sürücü, bu özellik sayesinde sileceklerin silme sıklığına müdahale etmeye ihtiyaç duymadan tamamen sürüşe odaklanabilir. Islak zeminde sürüş sırasında, örneğin bir kamyonun yanından geçerken, ön cama yoğun şekilde sıçrayan su kütlesi görüşün kaybolmasına yol açar fakat hızlı bir şekilde devreye giren bu sistem camın temizlenmesini sağlayarak güvenliğinize büyük katkı sağlar.

Elektromekanik park freni bulunan araçlarda bulunan Yokuş Kalkış Asistanı “Auto Hold”, sürücünün kalkış yapma konforunu büyük ölçüde arttırır.

Sürücü, park frenini serbest bırakmadan kolayca aracı hareket ettirebilir. Bu, özellikle "rampalarda kalkışta" sürücüye büyük kolaylık sunan bir özelliktir. Mümkün olan en iyi kalkış olanağını sağlamak için düz şanzımanlı bazı modellerde bir debriyaj sensörü mevcuttur. Bu debriyaj sensörü, debriyaj kumandasını değerlendirir ve böylece sistemin optimum şekilde tepki vermesini garanti eder. Aracı harekete geçirmek için basit bir şekilde gaz vermek ve debriyaj kavraması sağlamak yeterlidir.

Otomatik şanzımanlı modellerde ise sürücünün sadece gaz pedalına basması yeterlidir. Teknik açıdan incelendiğinde süreç şu prensipte işlemektedir: Freni en ideal anda serbest bırakmak için elektromekanik park freni kontrol ünitesi, motor torku ve devir sayısı, rampa eğimi, gaz ve debriyaj pedalının konumu ile ilgili gelen sinyalleri değerlendirir.

Yol bilgisayarı, gösterge panelindeki göstergeler üzerinden anlık ve ortalama yakıt tüketimi hakkında sürekli olarak bilgi verir.

Yol bilgisayarı, bu bilgileri kullanarak güncel yakıt seviyesiyle mümkün olan maksimum erişim mesafesini de hesaplayabilmektedir. Sürücü, bu bilgiler sayesinde mümkün olan en verimli ve yakıt tasarrufu sağlayan sürüş tarzı ile ilgili önemli ipuçları elde edebilir. Ayrıca, ortalama hız, dış ortam sıcaklığı veya toplam sürüş süresi gibi ek bilgilerin sorgulanması da mümkün olur.

Yol bilgisayarı ve lastik basınç kontrol sistemi, otomobiliniz ile yaptığınız yolculuklarda hayatınızı kolaylaştırıyor.

Yol bilgisayarı, gösterge paneli üzerinden anlık ve ortalama yakıt tüketimi gibi birçok faydalı veriyi sürekli olarak  ekran üzerinden gösterirken, lastik basınç sistemi lastik basıncının azaldığı durumlarda sürücüyü uyararak güvenliğinizi sağlar.

Araç içerisindeki yolcuların bulunduğu kısım, yolcu bölmesi olarak adlandırılır. Yolcu bölmesi, yolcuların etrafını saran "eğilmeyen/bükülmeyen" bir güvenlik kafesi oluşturur.

Güvenlik kafesi, karoserin deformasyon bölgelerinden (sönümleme bölgesi) farklı olarak çok zor deforme olur ve böylece kazalarda araç içindekilerin hayatta kalmaları için gerekli olan şekilsel bütünlük muhafaza edilebilir. Yolcu bölmesinin gelişmiş tasarımı, diğer yöntemlerle birlikte çarpışma testleri yardımıyla da optimize edilmektedir.

Yorgunluk Tespit Sistemi, 65 km/h ve daha yüksek hızlarda direksiyon üzerinde konumlandırılan sensörlerin yardımıyla sürekli bir şekilde sürücünün sürüş tutumunu değerlendirir ve sürücünün sürüş elverişliliği hakkında çıkarımlar yapar.

Sistem normal sürüş alışkanlığı dışında farklı tutum algıladığında, yolculuğa ara verilmesi gerektiğini hem çok fonksiyonlu gösterge üzerinde görsel olarak belirtirken hemde sesli olarak sürücüyü uyarır. Bu sayede sistem sürücüye doğru karar vermesi konusunda destek sağlar.

Yürür aksam, aracın yola bağlantısını sağlayan tüm hareketli parçalarından oluşur. Bunların arasında tekerlekler, süspansiyon sistemi, yaylar, amortisörler, direksiyon ve fren sistemi bulunur.

Sportif yürür aksam, daha alçak tasarlanmış karoseri ve yayların, amortisörlerin ve stabilizatörlerin özel bir şekilde uyumlaştırılması sayesinde iyi bir konfor yanı sıra daha da arttırılmış sürüş keyfi sunar

Zorlu yol koşullarına uygun yürür aksam, standart yürür aksama kıyasla, araç tabanı yerden daha yüksek olacak şekilde tasarlanmıştır ve özel koşullara uyarlanmış yay sistemi, amortisörler ve stabilizatörler içerir.