Volkswagen Araç Terimleri Sözlüğü A-D

Anti blokaj fren sistemi (ABS), tam frenleme anında veya kaygan zeminde tekerleklerin bloke olmasını önleyerek aracın kontrol edilebilir durumda kalmasını sağlar.

Özellikle ön tekerleklerin bloke edilmesi sonucunda yanal yönlendirme kuvvetleri bu tekerleklere aktarılamaz ve bu nedenle araç kontrol edilemez duruma gelir. ABS kontrol ünitesi, böyle bir durumun yaşanmaması için sensörler aracılığıyla tekerlek devir sayılarını sürekli olarak takip eder. Tekerleklerden birinin bloke olma riski söz konusu olduğunda, anti blokaj fren sisteminin kontrol ünitesinde bulunan bir solenoid valf, ilgili tekerleği yeniden serbest bırakmak amacıyla bu tekerlekteki fren basıncını düşürür. Ardından, frenleme etkisinin devam edebilmesi için basınç yeniden blokaj sınırına kadar arttırılır ve bu döngü bloke olma riski devam ettiği süre boyunca tekrar eder.

İlgili Linkler:

• ABSplus

Offroad ABS olarak da bilinen ABSPlus, ABS kontrol ünitesine dâhil özel bir programdır.

Bu program, aşırı zorlu arazi kullanımlarda (özellikle 5 km/s’den düşük hızlarda ve orta diferansiyel kilitli durumda iken) otomatik olarak etkinleştirilir.

Offroad ABS sistemine bağlı tekerlekler, sistem fren basıncını azaltmadan önce kısa bir süre bloke durumda kalmakta ve bu sayede tekerleğin önünde biriken zemin kaplama malzemesinden (örneğin çakıl ya da kum) küçük bir kama oluşturmaktadır. Bu kama, ekstra bir yavaşlatıcı etki ile fren performansını arttırır. Araç bu esnada hem yönlendirebilirliğini korur hem de belirgin oranda daha kısa fren mesafesi sunar.

Volkswagen’in “kazasız sürüş” idealine ulaşma yolundaki çalışmalarının en somut örneklerinden biri olan Acil Durum Asistanı “Emergency Assist”, sınırlı da olsa tamamen otonom (otomatik) sürüş sağlayan bir aktif güvenlik teknolojisidir.

Basitçe Şerit Takip Asistanının "Lane Assist" gelişmiş bir ek fonksiyonu olan sistemde, sürücünün bilincini yitirdiği ya da ciddi bir rahatsızlık geçirdiği durumlarda direksiyona müdahale edememe olasılığı da düşünülmüştür. Normalde Şerit Takip Asistanı “Lane Assist”, sürücü direksiyondan ellerini kaldırdığında, kısa bir süre sonra (önceden tanımlı bir zaman aşımı süresi) çalışmamakta ve aracın şerit dışına çıkmasına izin vermektedir.

Acil Durum Asistanı “Emergency Assist”, "Lane Assist"’in “sürücü müdahalesi beklentisi” zaman aşımına uğrayıp devreden çıkmasıyla birlikte devreye girer. Böyle bir durumda, önce sürücüyü hem sesli hem de görsel bir uyarıyla uyarır. Eğer tepki alamazsa bir fren atımı “pulse braking” ile son bir kez daha sürücüyü uyandırmaya/dikkatini çekmeye çalışır. Hala tepki alamadıysa ve eğer şerit çizgileri okunabilir durumdaysa aracı otonom sürüşle şeridinde tutar ve bir yandan da hızı çok yavaş bir şekilde düşürmeye başlar. Bu esnada 4’lü ikazları da yakarak çevrede seyreden araçları uyaran sistem sonunda aracı mevcut şeridinde tamamen durdurarak olası bir kazayı önlemede yardımcı olur.

Adaptif Hız Sabitleyici "ACC"’, gelişmiş bir radar yardımıyla önde bulunan araçlara olan güvenli takip mesafesini sürekli olarak korur.

Sürücü, çok fonksiyonlu direksiyon simidi üzerinde bulunan düğmeler veya direksiyonun yanında bulunan kumanda kolu üzerinden istediği zaman bazlı takip mesafesini ayarlayabilme ve mevcut hızı sabitleyebilme imkânına sahiptir (ayar kumandası araç modeline göre değişiklik gösterebilir). Çok fonksiyonlu gösterge, konvoy halindeki sürüşler esnasında korunması gereken mesafe ile gerçek mesafeyi karşılaştırmalı olarak gösterebilmektedir.

Bir radar, araç önünde bulunan yaklaşık 200 m’lik bir alanı sürekli olarak tarar. Sürücü, gaz pedalına basarak Adaptif Hız Sabitleyici “ACC” programına istediği zaman ara verebilir ve böylece gerekli durumlarda daha hızlı bir şekilde hızlanabilir. Fren veya gaz pedalına basılması, Adaptif Hız Sabitleyici “ACC” fonksiyonun derhal devreden çıkmasına neden olur.

Adaptif Şasi Kontrolü “DCC”ye sahip şasi, sürücü tarafından normal, sportif ve konforlu olmak üzere üç farklı şekilde ayarlanabilmektedir. Bununla birlikte, elektrikli olarak kontrol edilebilen Adaptif Şasi Kontrolü “DCC” amortisörleri, tıpkı elektromekanik servo direksiyon gibi değişken şartlara göre kendini otomatik şekilde uyarlayabilmektedir.

Adaptif Şasi Kontrolü “DCC”, değişken sürüş durumlarını sürekli olarak takip etmek için fren, direksiyon ve hızlanma süreçlerini dikkate almakta ve hesaplamalarında kullanmaktadır.

Adaptif Şasi Kontrolü “DCC”, sürüş özelliklerinin belirgin oranda iyileşmesini sağlamaktadır. Sürücü artık belirli ve sabitlenmiş bir şasi ayarına bağlı olmadan, aracı bireysel sürüş tarzına uygun olacak şekilde uyarlayabilmektedir. Seçim, normal, sportif ve konforlu olmak üzere üç farklı ayar arasında orta konsol üzerinde bulunan bir düğmeye basılarak rahat bir şekilde gerçekleştirilebilir.

SCR katalizatörü, azot oksit (NOx) egzoz gazı bileşenini istenmedik yan ürünler oluşmadan seçici bir şekilde azota ve suya dönüştürür.

Bu dönüştürme işlemi, AdBlue® gibi sentetik olarak oluşturulan, sulu bir üre çözeltisi kullanılarak gerçekleştirilir ve ayrı bir hazneden sisteme yönlendirilir. AdBlue®, yüzde 32,5 oranında üre içermektedir ve sürekli şekilde SCR katalizatörü tarafından egzoz gazı sistemine enjekte edilir. Dozaj, egzoz gazı akış miktarına göre sürekli olarak ayarlanır.

SCR katalizatörünün arkasında bulunan bir NOx sensörü tarafından bilgilendirilen motor yönetim sistemi, dozajın hassas bir şekilde ayarlanmasını sağlar.

Volkswagen’in aero silecekleri, azami hız da dâhil olmak üzere tüm hız aralıklarında silme kalitesinin aynı kalmasını sağlar.

Aero silecekler, konvansiyonel sileceklere kıyasla daha düşük ses oluşumuyla da ön plana çıkmaktadır. Bu silecek teknolojisi, büyük özenle tasarlanan silecek yaprağının üzerine hassas ve büyük bir dikkatle yerleştirilmiş hava yönlendirme kanatçıklarından faydalanır. Silecek yapraklarının konvansiyonel silecek yapraklarına kıyasla daha iyi bir cw değerine ve daha hafif bir yapıya sahip olması, CO2 salınımının azaltılmasına ayrıca katkı sağlamaktadır. Silecek kolu yüksek bir burulma dayanıklılığı ile öne çıkarak, ek yapılara ihtiyaç duymadan silecek yaprağı için fazladan bastırma kuvveti sunmaktadır. Bu tasarım sayesinde, sileceklerde sıkça rastlanan "titreme" artık geçmişte kalmıştır. Üstelik, silecek lastiğinin daha zor aşınan yapısı sayesinde, değiştirme işlemine daha az ihtiyaç duyulur ve bakım giderleri azaltılır.

Aero silecekler, azami hız aralığında ve kuru havada da tüm talepleri yerine getirecek şekilde tasarlanmıştır.

Karoser tasarımının önemli bir parçası olan ve yakıt tüketimini, azami hızı ve gürültü oluşumunu doğrudan etkileyen aerodinami çok büyük bir önem taşımaktadır.

Rüzgâr tünelinde belirlenen x-doğrultusundaki hava direnci katsayısı aerodinamik özellikleri (cw değeri) özetlemek için kullanılır. Karoser büyüklüğü (Hatchback, Sedan, SUV, Coupe-Cabrio, Variant) gibi farklı etkenler cw değeri üzerinde büyük etkiye sahiptir. Aracın alt tasarımı da cw değerine etki eder. Hava sürtünmesi; aracı çevreleyen havanın etkisi ve havanın araç yüzeyine sürtünmesi ile oluşur.

Volkswagen’in tipik ve has karoser tasarımı ile azaltılmış kaporta panel aralıkları ve derz ölçüleri, hava türbülanslarını azaltmak için düşünülmüştür; düşük hava sürtünmesi değerinin ve buna bağlı olarak düşük tüketim değerlerinin ve düşük CO2 emisyonlarının oluşması sayesinde olumlu sonuçlar elde edilebilmesini sağlar. Bu bağlamda araç hızı en önemli etkendir, çünkü unutulmamalıdır ki araç hızı iki katına çıktığında hava sürtünmesi dört kat artmaktadır.

Hava sürtünmesine ilişkin hesaplama formülü:
Hava sürtünmesi = Araç hızının karesi x alın yüzeyi x cw değeri x ½ hava yoğunluğu.

Emniyet kemeri bir kaza anında araç içindekileri mümkün olduğunca erken bir aşamada tutmalı ve vücudu gergin bir şekilde sarmalıdır. Özellikle kabarık giysiler söz konusu olduğunda bu her zaman sağlanamayabilir. Bu etki, kemer boşluğu olarak adlandırılır.

Günümüzün aktif gergi sistemleri, tetikleme esnasında kemeri geren küçük bir piroteknik şarj seti içerir. Bu sayede gevşek kemer gerdirilir.

Aktif Gergi Sistemi, elektriksel olarak hava yastığı kontrol ünitesi üzerinden tetiklenir ve saliseler içinde kemer bandını gerer. Kemer bandı gövdeyi daha sıkı sardığından, araç içindekiler daha erken bir aşamada yavaşlatılmaya başlanır ve vücuda binen yük daha düzenli bir şekilde dağılır. Buna bağlı olarak özellikle göğüs bölgesinden yaralanma tehlikesi azaltılır.

Aktif Geri Konumlandırma, Volkswagen’in elektromekanik servo direksiyon sistemine ait bir konfor ve güvenlik fonksiyonudur.

Keskin dönüşlerden sonra (örneğin 90 derecelik manevralardan sonra) direksiyonun merkez konuma otomatik olarak geri dönmesi, şimdiye kadar hiç görülmemiş bir hassasiyet sunar. Aktif Geri Konumlandırma, daha az direksiyon düzeltmesine ihtiyaç duyduğundan, direksiyon konforunu iyileştirir ve güvenlik duygusunu arttırır.

Sürüşe aktif bir şekilde müdahale eden ve bu şekilde kritik durumlarda oluşan riskleri azaltan ve kazaların önlenmesine yardımcı olan tüm sistemler aktif güvenlik kapsamına girer. En önemli örnekler arasında Elektronik Stabilizasyon Sistemi “ESP”, Fren Asistanı “HBA” gibi sürüş destek sistemleri yer alır.

Aktif güvenliğin en önemli bileşenleri şunlardır;

Sürüş Dengesi: Sürüş dengesi, şasi tasarımının bir parçası olan tahrik konseptinin, süspansiyonun ve viraj dengesinin bir ürünüdür. Bunlara aynı zamanda direksiyon yönlendirme hassasiyeti, fren performansı ve fren dengesi de dâhildir.

Koşul Güvenliği: Bu, araç içindekilerin aracın titreşimi nedeniyle maruz kaldıkları yükü, şasi ve motor gibi bileşenlerden gelen sesleri ve klima sisteminin etkilerini kapsar. Gürültü, titreşim ve yüksek nem ile sıcaklık gibi yorucu etkileri gideremek için kullanılan bileşenler ve alınan önlemler (örneğin klima sistemi) de aktif güvenlik sisteminin birer parçasıdır.

Algılama Güvenliği: Algılama güvenliği, araç üzerindeki aydınlatma donanımlarının ihtiyaca uygun iyi tasarımı ve görüş alanı (çepeçevre görüş, açının mümkün olduğunca dar olduğu arkaya doğru iyi bir görüş) ile iyileştirilir.

Kullanım Güvenliği: Kullanım güvenliği iyi ergonomi ve aydınlatma, silecek, klima sistemi ve Infotainment gibi sistemlere ait tüm kullanım kolları ve düğmelerin mantıklı ve doğru bir şekilde düzenlenmesiyle sağlanır. Bu elemanlar sürücü konumundan iyi ve olabildiğince optimum bir şekilde erişilebilir durumda olmalıdır.

Aktif ve pasif güvenlik donanımlarının kombinasyonu, araç içindekilerin optimum şekilde korunmasını sağlar.

Volkswagen’in küçük ama güçlü 1,4 TSI 150 PS motoru, ayrıca Aktif Silindir Yönetimi “ACT” teknolojisiyle tercih edilebilmektedir.

4 silindirli ve egzoz turboşarjı ile aşırı beslenen bu 16 subaplı modern motor, 250 NM maksimum torkunun 100 NM ve daha düşüğü talep edildiği durumlarda ve 1.250 ila 4.000 d/d arasında, saatte 130 km/s hızın altında ilerlendiği sırada 2 ve 3 numaralı silindirlerini kapatır. Bunu, egzoz ve emme subaplarına kumanda eden egzantirik milini 0 dereceli bir noktaya kaydırarak yapar ve aynı anda yakıt enjeksiyonunu ve buji ateşlemesini de keser.

Merak edilen soru; “ihtiyaç halinde” ne olacağıdır. Cevap, ortalama 11 ms içinde (krank milinin 1,5 turu yeterlidir) ilgili silindirler sarsıntısız ve hissedilmeden devreye girer şeklinde olacaktır. Tüm bunların sayesinde ortalama %16 daha az yakıt sarfiyatı elde edilebilmektedir (NEDC normlarına göre 0,4 lt/100 km daha düşük tüketim).

Touareg modelinde sunulan Aktif Sürüş Destek Sistemleri aşağıdaki sürüş asistan sistemlerini içermektedir.

• Kavşak Asistanı “Front Cross Traffic Assist"
• Şerit Değiştirme Asistanı “Side Assist”
• Şerit Takip Asistanı “Lane Assist”
• Gelişmiş Çarpışma Hazırlığı “Pre Crash 360”

Akustik Park Destek Sistemi “Park Pilot”, sürücüye park ederken ekstra destek sunar. Park sensörlerinden gelen veriler doğrultusunda yapılan sesli uyarılar park etme sırasında aracın önünde veya arkasında kalan mesafe hakkında bilgi vererek sürücüyü uyarır. Engelle yaklaştıkça, sinyal seslerin frekansı da artarken, engele 30 cm’den daha fazla yaklaşıldığında bu duruma dikkat çekecek şekilde kesintisiz bir sesle belirtilir.

Görsel Park Yardım Sistemi “OPS” sayesinde radyo veya radyo navigasyon sisteminin modeline bağlı olarak, engele olan mesafe ekranda ayrıca görsel olarak da sunulur. Sistem, sürücüye görüş alanının kısıtlı olduğu durumlarda destek sağlarken, rahatsızlık verici ufak hasarların oluşmasını da önler.

Kapsamı ve şekli modelden modele göre değişmekle birlikte ambiyans aydınlatma genel olarak sürücü ve ön yolcu tarafı kapı iç dekorları, ön ayak bölgesi ve ön tavan aydınlatması üzerinde yer alan LED ışıklandırmalar sayesinde otomobilin iç ortamını aydınlatır.

Ayrıca bazı modellerde sunulan ambiyans aydınlatma sisteminde kumanda elemanı üzerinden farklı renkler arasında geçiş yapılabilir.

Seçmiş olduğunuz modele ait paket içeriği için Yetkili Satıcı’nızdan detaylı bilgi edinebilirsiniz.

Anahtarsız Giriş ve Çalıştırma Sistemi "Keyless Access"in sunduğu otomatik kilitleme ve araç çalıştırma özellikleri sürücüye yüksek konfor sunar.

Araç anahtarını cebinizden ya da çantanızdan çıkarmanıza gerek kalmadan kapıların kitlenmesini ya da açılmasını sağlayan sistemin en önemli bileşenleri, araç anahtarı içindeki ID vericisi, elektronik kontak kilidi, konsolda yer alan start düğmesi, kontrol ünitesi, direksiyon kolonunun elektrikli kilitleme sistemi ve ayrıca kapı kollarının içerisinde yar alan yaklaşma sensörleridir. Bu sitemde araç anahtarı, sürücünün aracın yaklaşık 1,5 metre yakınına geldiği anda kapı kollarında bulunan yaklaşma sensörleri tarafından algılanır. Kapı kolları (veya bagaj kapağı) sürücü tarafından kullanıldığı anda araç kilitleri otomatik olarak açılır. Ayrıca sürücü araç içerisindeyken anahtarı üzerinde taşıyorsa, start düğmesine basarak aracı çalıştırılabilir (Anahtarsız Çalıştırma Sistemi “Keyless Go”). Araç anahtarı aynı zamanda geleneksel bir anahtar gibi merkezi kilitlemenin kumanda edilmesi için de kullanılabilir. Araç terk edilirken, aracın kilitlenmesi için kapı kollarında yer alan küçük kilitleme düğmesine basmak yeterlidir.

Modele bağlı olarak sunulan sistem ayrıca Kolay Açılan Bagaj Kapağı "Easy Open" ve “Easy Open/Close” sistemleri ile birlikte kullanıldığında bagaj kapağının temassız bir şekilde açılmasını ve/veya kapanmasını sağlar. Bu sistemde ayakla yapılan basit bir tekme hareketiyle aracın arka tamponu altında yer alan ek sensörler etkinleştirir ve bagaj kapağının kendi kendine açılması sağlanır. Bu sistem ellerin dolu olduğu durumlarda bagaj kapağının otomatik olarak açılmasını sağlayarak ekstra konfor sağlar.

Anahtarsız Çalıştırma Sistemi “Keyless Go”, otomatik araç çalıştırma özelliği sayesinde sürücüye yüksek konfor sağlar.

Sürücü araç içerisindeyken anahtarı üzerinde taşıyorsa, start düğmesine basarak aracı çalıştırılabilir. Araç anahtarı aynı zamanda geleneksel bir anahtar gibi merkezi kilitlemenin kumanda edilmesi için de kullanılabilir.

İlgili Linkler:

• Anahtarsız Giriş ve Çalıştırma Sistemi "Keyless Access"

Arka yan hava yastıkları, arkada oturan yolcular için ek bir pasif güvenlik tedbiridir.

Bu paketin içeriği, modelden modele göre değişmekle birlikte genel olarak arka sağ ve sol emniyet kemerleri için aktif gergili piroteknik emniyet kemerlerini de içerir.

İlgili Linkler:

• Aktif Gergi Sistemi

Asferik dış aynalar iki parçalı, kısmen bükümlü (konveks) bir ayna yüzeyine sahiptir. Bu yapı, dış aynanın sahip olduğu görüş alanının daha büyük olmasını sağlar.

Yan aynaların sürücünün oturma konumuna göre doğru bir şekilde ayarlanması ile birlikte asferik dış aynalar, ölü noktaların neredeyse tamamen ortadan kaldırılmasına olanak tanır. Volkswagen modellerin çoğu, sürücü tarafında bulunan bir asferik dış aynayla donatılmıştır.

AUX-IN Multimedya Bağlantısı üzerinden, harici ses kaynakları Bilgi ve Eğlence Sistemine doğrudan bağlanabilmektedir.

Kumanda süreci bağlı bulunan cihaz üzerinden gerçekleştirilir, ses şiddeti ise Bilgi ve Eğlence Sistemi üzerinden ayarlanır.

Sürücü ayak bölgesinde bulunan pedallar nedeniyle, çarpışmanın türüne ve şiddetine bağlı olarak sürücünün ayakları ciddi bir yaralanma tehlikesine maruz kalabilmektedir.

Volkswagen, yaralanma tehlikesinin azaltılması için hedefli bir şekilde ayak pedalı tertibatında ve ayak desteğinde deformasyon elemanları kullanmaktadır. Örneğin, Euro NCAP-Offset çarpışmasında ortaya çıkan gövde deformasyonu, tanımlı bir kuvvet seviyesinden itibaren ayak pedalı tertibatının kasıtlı bir şekilde serbest kalmasına neden olmaktadır. Bu sayede pedallar intrüzyondan (içeriye göçme hareketinden) bağımsızlaştırılırlar, hareketli durumda kalırlar ve büyük ölçüde kuvvet uygulamaz duruma gelirler. Bu durum ayaklar ve alt bacak bölgesi için yaralanma riskini azaltır.

Ayna paketi içeriğinde yer alan elektrikli katlanır aynalar ile dar alanlardan geçmek artık daha kolay.

Bu paketin içeriği modelden modele göre değişmekle birlikte genel olarak aşağıda yer alan donanımlardan oluşmaktadır.

• Kendiliğinden kararan iç dikiz aynası
• Yağmur sensörü
• Eve geliş “Coming Home” fonksiyonu
• Evden çıkış “Leaving Home” fonksiyonu
• Far sensörü
• Elektrikli katlanır dış dikiz aynaları
• Dış dikiz aynaları altında çevresel aydınlatma

Passat Variant modelinde sunulan bagaj yönetim sistemi sayesinde, bagaj zemininin her iki tarafında yer alan kızak yoluna monte edilebilen seyyar sabitleme kancaları ve uzunluğu ayarlanabilir esnek bir bant ile taşınan eşyaların kontrolsüz hareketi engellenebilmektedir.

Sistem içine dahil olan geniş zeminli ve kaydırılıp sabitlenebilen ek bagaj tabanı sayesinde de 100 kg’a kadar olan yüklerin zorlanmadan bagaj içine yüklenmesi sağlanabilir. Bagaj zemini, uygun stepne kullanılıyor ise ihtiyaç halinde kolayca alt seviyeye indirilebilir ve tek elle kolayca eski seviyesine getirilebilir.

Bel desteği, optimum oturma konumunun muhafaza edilmesini sağlar.

Özellikle uzun sürüşlerde yorgunluk nedeniyle vücudun pozisyonu bozulur ve ortopedik rahatsızlıklara neden olabilir. Bel desteği, omurgaya binen yükü azaltır ve hatalı duruş, kasılma veya zaten mevcut olan sırt sorunlarından kaynaklanan olası ağrıları önler.

Xenon Farlar, konvansiyonel Halojen farların aksine flaman bulunmayan gaz deşarjlı lambalar ile çalışır.

Bu lambada bulunan Xenon gazı, bir dönüştürücü modül vasıtasıyla yaklaşık 20.000 Volt’a yükseltilen elektrik akımının, lamba içindeki iki elektrot üzerinden atlamasıyla birlikte çok parlak bir ışık yayar. Halojen farlardan çok daha yüksek bir parlaklığa sahip Xenon farlar, sadece daha etkin bir aydınlatma sağlamakla kalmaz, aynı zamanda sahip olduğu gün ışığına yakın renk fazı sayesinde de gece yolculuklarında aydınlatılan bölgelerin, gündüz yolculuklarındakine yakın bir şekilde algılanmasını da kolaylaştırır.

Bi-Xenon Farlar ("Bi" = İki), Xenon farın geliştirilmiş bir versiyonudur. Bu farlarda hem kısa hüzmeli farlar, hem de uzun hüzmeli farlar xenon özelliğine sahiptir. Bu sistemde tek bir far ile hem kısa hem de uzun far ışığı üretilebilir. Hareketli blendaj (shutter), kısa fara geçiş yaparken ışık hüzmesinin bir kısmını perdeler. Selektörün ya da başka bir deyişle uzun farların etkinleştirilmesiyle, blendaj ışık hüzmesinin üzerinden çekilir ve ilave ışık gücü serbest bırakılarak daha uzun mesafelere ulaşması sağlanır.

İlgili Linkler:

• Dinamik Viraj Farları

Bi-Xenon tipindeki far sisteminin, aydınlatma yetenekleri geliştirilmiş versiyonudur.

Bi-Xenon Plus Farlar, normalde tüm Bi-Xenon Basic farlarda bulunan otomatik far yükseklik ayarına sahip olmalarının yanı sıra, modelden modele farklılık göstermekle birlikte, dinamik viraj aydınlatmasına ve Gelişmiş Ön Aydınlatma Sistemi “AFS”ye de sahiptir. Direksiyon açı sensörlerinden alınan dönüş açısına göre aracın far mercekleri, otomatik olarak gerekli açılarda dönerek viraj içlerini, daha viraja girmeden aydınlatır. Bu, ek bir aktif güvenlik özelliği sunar.

Gelişmiş Ön Aydınlatma Sistemi “AFS” ise, alışılagelmiş sabit bir aydınlatma karakteri yerine, değişken sürüş koşullarına ayak uyduran esnek bir aydınlatma karakteri sunar. Değişen hız değerlerine göre farlar, örneğin düşük süratlerde şehir içinde yol alındığını anlayarak daha yakın bir mesafeyi aydınlatırken sağ ve sola doğru açılırlar. Böylece kaldırımlar da aydınlatma alanına sokulur. Hız yükseldiğinde ise alan daraltılır ancak aydınlatma mesafesi uzatılır. Böylece daha yüksek süratlerde çabuk katedilen uzun mesafeler daha erken aydınlatılmış olur. Daha da yüksek süratlerde ise farlar iyice yükseltilir. Ancak bu kez de karşıdan gelen trafiği tehlikeye sokmamak için sol far biraz daha aşağıda konumlandırılır. Akıllı aydınlatma fazlarıyla Gelişmiş Ön Aydınlatma Sistemi “AFS”, çok daha güvenli bir yolculuğu garanti eder.

Bluetooth, cep telefonu, dizüstü bilgisayarlar veya kişisel dijital destek birimlerinin (Personal-Digital-Assistants/PDA) kablosuz şekilde birbirine bağlanması için gerekli koşulları ve protokolleri sağlar. Bağlantı, cihazların verici ve alıcı üniteleri arasında bir telsiz hattından oluşur.

Bu şekilde ilgili dijital cihaza yaklaşık 10 m’lik mesafelerden dahi ulaşılması mümkün kılınmaktadır. Bu mesafe, münferit cihazların araç dâhilinde birbirine bir ağ üzerinde bağlanması için yeterli mesafedir. Transfer edilen verileri istenmedik erişimlere karşı korumak için her Bluetooth cihazı "Profil" olarak adlandırılan bir koda sahiptir. Bu profil, dünyada çapında garanti sunan ve tek bir kere atanan bir tanımlama şifresinden oluşur. Birbirleriyle haberleşmesi istenen cihazlar, bu tanımlama şifresi yardımıyla birbirini tanır. Her defasında yeniden oluşturulan bir 128-bit anahtarı, veri transferinde ilave koruma sunar. Bluetooth teknolojisi diğer alanlar yanı sıra cep telefonu alt yapısında ve "Premium" cep telefonu alt yapısında kullanılmaktadır.

Modele bağlı olarak  5" ve 6.5" renkli ekrana sahip olan Türkçe dil seçenekli "Composition Colour", resistif dokunmatik ekrana sahiptir. Sistem üzerindeki SD kart girişinden ortam içeriklerine erişilebilmektedir. Araç bilgilerinin ekrandan takip edilebiliyor olması kullanıcıların araçlarını daha iyi tanımalarına olanak sağlamaktadır. 

Aux-In girişi ve CD çalar (modele bağlı olarak), "Composition Colour" Bilgi ve Eğlence Sistemlerine entegre şekilde yer almaktadır.

Common Rail kavramı ile dizel motorlarda kullanılan yakıt direkt enjeksiyon sisteminin mimarisi adlandırılmaktadır.

Bu mimaride basınç üretimi ve yakıt enjeksiyonu birbirinden tamamen ayrılmış durumdadır. Motorun istenen bir noktasına monte edilebilen, ayrı bir pompa sayesinde sürekli basınç üretilirken, bu basınç ortak bir dağıtım hattında depolanır. Tüm silindirlerin püskürtme memeleri bağımsız yan hatlar üzerinden Common Rail olarak adlandırılan ortak dağıtım hattına İngilizce, "ortak hat", paralel şekilde bağlanmış durumadır. Sistem, tüm silindirlerin püskürtme memelerine kesintisiz bir şekilde sabit basınç aktarır. Enjeksiyon miktarı ve anı, anlık değişebilen ihtiyaçlar doğrultusunda Elektronik Motor Kontrol ünitesince belirlenir ve bu püskürtme memelerinde bulunan solenoid valfler aracılığıyla gerçekleştirilir.

Çarpışma hazırlığı “PreCrash”, ESP savrulma ve akselerasyon sensörleri üzerinden, 2 saniyeden uzun süren kritik bir sürüş durumu algılandığında, elektrik kumandalı ön emniyet kemeri aktif gergi sistemini aktive ederek kemer boşluklarını almakta ve açık olan cam veya panoramik açılır cam tavanı hızla kapatarak olası bir çarpışma esnasında içeriye yabancı cisimlerin girmesi ihtimalini azaltmaktadır.

Modele göre sunulabilen Çarpışma Hazırlığı Ön / Arka “PreCrash Rear” özelliği sayesinde ise Şerit Değiştirme Asistanı “Side Assist” özelliği ile entegre bir şekilde çalışarak arkadan tehlikeli şekilde yaklaşan bir aracı algılayabiliyor. Eğer tehlike devam ediyor ise arkadan gelen sürücüyü uyarmak için dörtlü flaşörleri sık aralıklarla yakıyor. Aynı zamanda araç içinde elektrik kumandalı ön emniyet kemeri aktif gergi sistemini aktive ederek kemer boşluklarını almakta ve açık olan cam veya panoramik açılır cam tavanı hızla kapatmaktadır.

Gelişmiş Çarpışma Hazırlığı “PreCrash 360” sistemi ise ön ve arkadan gelen tehlikelerin yanısıra yandan gelen olası tehlikeleri algılar ve araç içindekilerin güvenliği için gerekli önlemleri almaktadır.

Akıllı sensör sistemi, ilgili pasif güvenlik sistemlerini kaza durumunda tam zamanında devreye girmelerini sağlayacak şekilde tetikler.

Başka bir deyişle, çarpışma sensörlerinin görevi; çarpışmayı algılamak ve ilgili sinyallere dönüştürmektir. Ancak bu işlemi gerçekleştirmek için sadece birkaç mili saniyeye sahiptirler. Bu sistemin kalbinde Hava Yastığı Kontrol Ünitesi yer alır. Hava Yastığı Kontrol Ünitesi, hava yastıkları ve emniyet kemeri gerdiricileri için tetikleme kararını, çarpışma türüne, yönüne ve şiddetine bağlı olarak verir.

Araç içerisine merkezi bir şekilde yerleştirilmiş olan kontrol ünitesinde entegre sensörler mevcuttur. Bu sensörler, önden ya da yandan gelecek çarpışmanın şiddetini, içeriklerinde bulunan ivmelenme hesaplayıcıları sayesinde çarpışma daha gerçekleşmeden algılıyor. Bu merkezi sensör grubuna ek olarak, araç içinde harici çarpışma sensörleri de monte edilir. Bu çarpışma sensörleri, çarpışmanın algılanmasına destek sağlar.

Çarpışma sensörlerinin ölçüm esası, çoğunlukla kütle ataletinin etkisini değerlendirme prensibine dayanır. Çarpışma nedeniyle bir araç aniden durdurulursa, araca sabit bir şekilde bağlanmamış olan tüm vücutlar veya eşyalar çarpışma esnasındaki hızla hareket etmeye devam ederler.

Sensörler, hızlanmayı ölçmek ve değerlendirilebilir veri olarak kontrol ünitesine iletmek için uygun bir yapıya sahiptir.

Çoğu Volkswagen modelinde, yandan çarpışmanın sensörlerle algılanması için ön kapılara entegre edilmiş, özel olarak çok hızlı tepki veren basınç sensörleri kullanılır. Yandan çarpma durumunda kapının dış sacı içeriye doğru bastırılır ve kapı iç hacminde bir yüksek basınç meydana gelir. Hava basıncındaki değişikliği belirli bir seviyeyi aşması durumunda; sensör, hava yastığı kontrol ünitesine ilgili bir sinyal gönderir. Yandan çarpmalar tam zamanında algılamak için C sütun bölgesinde ayrıca hızlanma sensörleri de kullanılır.

Çevresel Görüş Sistemi "Area View", aracın çevresini 360 derecelik bir açıyla görüntüleyerek araç içerisindeki ekrana yansıtmaktadır. Sürücüyü her türlü trafik durumunda en iyi şekilde desteklemek üzere çok sayıda perspektif ve görüntü sunar.

Araç çevresine yerleştirilmiş dört adet kamera sayesinde çevreye ilişkin güvenli ve çepeçevre bir görüş sağlanır. Bunun yanında, ön ve arkada bulunan 180° derecelik geniş açı objektifleri sayesinde sağa ve sola olmak üzere 90° derecelik bir açıya kadar görüş sağlanmaktadır. Sürücü, böylece bir nevi "köşeden bakma" olanağına sahip olur. Bu yetenek, özellikle görüş açısının dar olduğu kavşaklarda güvenli çıkış olanağı sağlamaktadır. Çevresel Görüş Sistemi "Area View", sürücüyü zor manevralarda, römork bağlama esnasında, römork ile manevra yapılırken ve arazide destekler.

Kameraların topladığı görüntüler, dijital olarak işlenir ve gerçek zamanlı olarak radyo ya da radyolu navigasyon sisteminin ekranına yansıtılır.

Yeni nesil Area View sistemlerinde 3D kuşbakışı görünümü tercih edilerek özellikle park alanlarında park yeri ararken araç çevresinin daha kapsamlı kontrol edilebilmesini sağlar. Aracın boyutlarına uygun park manevralarına yardımcı olmak için ekranda sanal engeller oluşturur.

“Direct-Shift-Gearbox” veya başka bir deyişle Çift Kavramalı Şanzıman "DSG", otomatik vites sistemlerinde bir devrim niteliği taşımaktadır.

Konvansiyonel otomatik vites sistemlerinin, yüksek yakıt tüketimi, yüksek ağırlık, düşük performans ve yüksek emisyon değerlerinden ibaret olan tüm kötü yönlerini ortadan kaldıran bu kompakt ve hafif şanzıman sistemi ile Volkswagen otomobilleri, manuel vitesli modellerden bile daha performanslı, daha düşük yakıt tüketimine sahip ve daha çevreci olabilmiştir.

Temel yapı itibariyle, birbiri ile senkronize çalışabilen iki ayrı milde sıralanmış vites seviyeleri, çoklu plakalı çift kavrama (debriyaj) ve yüksek kapasiteli bir mekatronik üniteden meydana gelen DSG şanzımanda, 1-3-5-7 numaralı vitesler bir milde, 2-4-6-R numaralı vitesler ise ikinci bir milde sıralanmıştır. Örneğin, 3. viteste seyrederken sistem, 3 numaralı vitesin miline bağlı olan kavramayı kapatmış ve gücü bu milden aksa aktarmaktadır. Bu esnada, olası bir vites yükseltmesine ön hazırlık için ise 4. vites, ikinci mil üzerinden seçilmiş ancak debriyajı açık bekletilmektedir. Vites yükseltme aşamasında yapılacak şey basittir: birinci milin debriyajını açmak ve hızla ikinci milin debriyajını kapatmak... Bu işlem sadece 300 ms sürmektedir (DSG tiplerine göre farklılık gösterebilir)

Bu yüksek hızlı vites değişim yeteneği, DSG’nin kesintisiz güç aktarımının, hissedilemeyen vites geçişlerinin, yüksek performansının ve düşük yakıt tüketimi ile düşük emisyon değerlerinin sırrıdır.

6 ileri DSG tiplerinde ıslak kavrama sayesinde yüksek 350 NM’e kadarki torklar kaldırılabilmektedir. Daha düşük torka sahip motorlarda ise daha seri vites geçişlerine ve bir miktar daha yüksek verimliliğe sahip kuru kavramalı 7 ileri DSG tipi kullanılmaktadır (maksimum 250 NM tork dayanımlı). Daha yüksek performanslı motorlar ve ağır motor yükü şartlarında çalışacak modeller için ise ıslak kavramalı 7 ileri DSG tipleri kullanılmaktadır.

7 kademeli DSG, iki farklı spesifikasyonda mevcuttur.

• Daha küçük motorlar için; maksimum torku 250 Nm olan motorlar. Buradaki çift debriyaj, yağ banyosu olmaksızın kuru bir şekilde çalışır.
• Yüksek yüklemeye maruz motorlar için; maksimum torku 600 Nm olan motorlar. Buradaki DSG özellikle yüksek tork çıktısı için tasarlanmıştır.

Çok fonksiyonlu arka cam anteni, araç için gerekli olan bir çok kablosuz yönetim mekanizmasını bir araya toplar. Merkezi kilitleme sistemi, telefon, navigasyon sistemi, radyo ve TV antenlerini bir araya getiren sistem optimum alıcı ve verici kalitesi sunar.

Merkezi kilitleme sisteminin çalışmasını sağlayan alıcılar arka camın üst bölümünde yer alırken, navigasyon sisteminin ve telefon fonksiyonunun alıcıları ise alt bölümde konumlandırılmıştır. Radyo ve televizyon alıcıları ise cam yüzeyini kaplayan özel bir yapıya sahiptir.

Dışarıdan görülmesi mümkün olmayan anten yapısı böylece hasarlara karşı en iyi şekilde korunmuş durumdadır ve araç siluetinin görselliğini bozmayacak şekilde geliştirilmiştir.

Çok fonksiyonlu deri direksiyon, sunmuş olduğu kullanım kolaylığıyla dikkat çekiyor.

Kapsamı modelden modele göre değişmekle birlikte, çok fonksiyonlu direksiyon üzerinde yer alan tuşları kullanarak aşağıda yer alan çeşitli işlemler gerçekleştirilebilir.

• Radyo ya da radyo navigasyon sistemlerinin sesi yükseltilip/alçaltılabilir.
• Radyo frekansları değiştirilebilir.
• Bazı modellerde yol bilgisayarı kontrol edilebilir.
• Bazı modellerde hız sabitleyici kontrol edilebilir.
• Ayrıca bazı DSG şanzımanlı modellerde sunulan direksiyon arkasında yer alan vites değiştirme pedalları sayesinde elleriniz direksiyon üzerindeyken manuel olarak vites geçişi sağlanır.

Seçmiş olduğunuz modele ait donanım içeriği için Yetkili Satıcı’nızdan detaylı bilgi edinebilirsiniz.

Modele bağlı olarak 6.5" ve 8" Türkçe dil seçenekli renkli ekrana sahip olan "Composition Media", kapasitif dokunmatik ekranı sayesinde çoklu parmak hareketlerini algılayabilmekte ve ekranlar arasında kolay geçiş yapılmasını sağlamaktadır.

SD ve Aux-in bağlantılarının yanı sıra Bluetooth ve USB bağlantılarını da desteklemektedir. SD kart yuvalarının ve CD çaların torpido gözünde bulunduğu bilgi ve eğlence sisteminde, aracın yakıt tüketimleri gibi pek çok araç bilgisi kullanıcıya bu sistem ekranı üzerinden aktarılmaktadır.

Türkçe dil seçenekli "Discover Media" Radyo ve Navigasyon Sistemi, modele bağlı olarak 6.5" ve 8” büyüklüğünde renkli kapasitif dokunmatik ekranı, CD çalar, 2 adet SD kart girişi, AUX-IN, USB ve Bluetooth desteği sayesinde sürücünün bir multimedya sisteminden beklediği tüm temel fonksiyonları yerine getirir. Ayrıca navigasyon sistemi gidilmek istenen adres ya da POI’leri bularak sürücüye yön gösterir.

Sağdan sola veya soldan sağa el hareketleriyle menü fonksiyonları arasında ekrana dokunmadan geçiş yapmaya olanak sağlayan Harekete Duyarlı Kontrol “Gesture Control” özelliği sayesinde yepyeni bir teknolojiyle tanışmanızı sağlıyor. Modele bağlı olarak 9.2" ve 8" yüksek çözünürlüklü renkli ekrana sahip olan Discover Pro, kapasitif dokunmatik ekranı sayesinde çoklu parmak hareketlerini algılayabilmekte ve ekranlar arasında kolay geçiş yapılmasını sağlamaktadır. Composition Media sistemine benzer olarak SD ve AUX-IN bağlantılarının yanı sıra Bluetooth ve USB bağlantılarını da desteklemektedir. Navigasyon fonksiyonu gitmek istenen adres ya da POI’leri ekran üzerinde göstererek uygun rotanın çizilmesini sağlar. Sistemin genel özellikleri aşağıda özetlenmiştir.

• Türkçe dil seçeneği
• 9.2" ve 8" yüksek çözünürlüklü renkli dokunmatik kapasitif ekran
• DVD çalar ünitesi üzerinden müzik ve video oynatma desteği
• DVD çalar, SD ve USB ara yüzleri üzerinden AVI, MPEG, Divx ve H.246 video format desteği
• DVD çalar, SD ve USB ara yüzleri üzerinden MP3, WMA ve AAC müzik dosyaları format desteği
• Bağlantı ara yüzleri içerisinde kayıtlı olan albümleri, albüm kapağı resmi ile birlikte gruplama desteği
• 64 GB dahili hafıza
• 2 SD kart, 1 USB bağlantı ara yüzleri
• Bluetooth bağlantı desteği
• Harekete Duyarlı Kontrol Özelliği

Not: Otomobil hareket halindeyken sürücünün güvenliği adına DVD çalar otomatik olarak devre dışı kalır.

Bazen diferansiyel dişlisi ya da dengeleme grubu olarak da adlandırılan diferansiyel, tahrik edilen akslardaki farklı tekerleklerde oluşan devir sayılarını dengelemek için çalışır.

Faklı tekerlek devir sayıları, bir virajı alırken aynı aks üzerindeki tekerlekler, uzunlukları farklı olan mesafeleri kat etmek zorunda kaldığında ortaya çıkar. Bu bağlamda, virajın dış bölgesinde olan tekerlek, virajın iç bölgesindeki tekerlekten daha hızlı dönmesi gerekir (birim zamanda daha uzun bir yol katetmesi gerektiği için). Bu işleviyle diferansiyel, otomobilin viraj alması için hayati önem taşır.

Diferansiyel etkisinin, günümüzde yol tutuşu iyileştirmek için kullanılması da söz konusudur. Bu bağlamda, tahrik edilen aks üzerindeki devir sayılarının dengelenmesini işi çoğunlukla bir konik dişli diferansiyel üzerinden sağlanır. Sınırlı bir kaydırmalı diferansiyel, tekerleklerden birinin serbest şekilde dönmesi ortaya çıktığında (patinaj durumu) bunu önler ve gücü, daha iyi tutuşa sahip olan diğer tekerleğe yönlendirir. Bu amaç doğrultusunda devir sayısı dengelemesi elle veya otomatik olarak %100’e kadar engellenebilir. Bu sayede, zeminin kaygan özellikler taşıdığı yerlerde gücün neredeyse %100’ü zeminde en iyi tutuşa sahip olan tekerleğe yönlendirilebilir.

4x4 çekiş sistemine sahip olan araçlarda ek olarak bir dağıtıcı diferansiyel de gerekir. Bu dağıtıcı, motorun tahrik torkunu ön ve arka aksa dağıtır. Viraj geçişlerinde akslar birbirinden farklı bir hızla döndüğünden, burada da bir devir sayısı dengelemesi gerekir. Burada kullanılan diferansiyel dişi grubu, merkezi diferansiyel olarak adlandırılmaktadır.

Analog gösterge panelinin yerini alan, Dijital Gösterge Paneli, otomobille ilgili tüm önemli verileri doğrudan dijital ekranına yansıtır.

Standart hız göstergesinin yerini alan 12,3” (312 mm) TFT ve 1440 x 540 piksel çözünürlüğe sahip ekran, beş farklı görünüm moduyla sistemi sürücünün tercihlerine göre yapılandırmasını sağlar. Navigasyon modundayken istenildiğinde haritanın daha geniş görülebilmesi için hız ve devir göstergeleri küçülerek kenara kayar. Sürüş, navigasyon ve destek fonksiyonları gibi bilgiler de hız ve devir gösterge ekranına entegre edilebilir. Dijital Gösterge Paneli, aynı zamanda otomobilin farklı destek sistemleriyle de iletişim halindedir. Bu sayede bilgilendirme sistemi ekranında görüntülenen telefon rehberi, fotoğraflar veya CD kapakları gibi bilgiler de doğrudan sürücünün görüş alanında kalır.

Bu özellik yalnızca Discover Pro Radyo ve Navigasyon Sistemiyle birlikte sipariş edilebilir.

Dijital Kokpit “Innovision Cockpit”, 12” boyuta sahip Dijital Gösterge Paneli “Active Info Display” ve  15” renkli dokunmatik ekrana sahip sahip Discover Premium radyo navigasyon sisteminin bir bütün olarak entegre edilmesinden oluşmaktadır. Üzerinde tuş veya düğme bulunmayan bilgi & eğlence sistemi ekranında menüler arasında geçiş Hareket Duyarlı Kontrol Özelliği “Gesture Control” ile sağlanabilmektedir. Aynı zamanda tek parmak ile menü içerisinde gezinebilir, iki parmak kaydırılması ile bir sonraki menü ekranına geçiş yapılabilir. 

Klima, koltuk konfor, koltuk ısıtma gibi fonksiyonların hepsinin kontrolü Dijital Kokpit “Innovision Cockpit” ekranı üzerinden rahatlıkla yapılabilmektedir.

Volkswagen’in Dijital Ses İşleme Sistemi "Digital Sound Processing", ses deneyimini yeni bir boyuta taşımıştır.

Özel bir algoritma, araç içerisindeki sesleri kumanda edebilmekte ve her oturma yeri için neredeyse eşit seviyeli ve dengeli bir ses deneyimi yaşanmasını sağlayabilmektedir. Sistem, konser salonunda olduğu gibi tüm seslerin dinleyiciyi adeta sarmasını sağlar. Mekânsal atmosfer, birden fazla ayrı ses kanalının yansıtılması amacıyla dönüştürülen konvansiyonel stereo kaynaklarını dahi optimize edebilmektedir.

Dinamik Direksiyon Önerisi, Elektro Mekanik Servo Direksiyon sisteminin gerçekleştirdiği bir güvenlik fonksiyonudur.

ESP savrulma sensörleri üzerinden algılanan kritik durumlarda sürücüye, aracı dengelemek için direksiyonu hangi yöne kırması gerektiği konusunda öneride bulunur. Tabi ki araç bu fonksiyonla direksiyonu kendi kendine çevirmemekte, ancak direksiyonun doğru yönde kırılmasını yanlış yönde kırılmasından daha kolay hale getirmektedir. Bunun için Elektro Mekanik Servo Direksiyon kontrol ünitesi, ESP’den gelen sinyal ile beslenir ve direksiyon desteğini doğru yönde arttırırken, yanlış yönde azaltır.

Dinamik Uzun Far Asistanı, yolun optimum şekilde aydınlatılmasını sağlayarak trafikte daha fazla güvenlik sağlamaktadır.

Dinamik maskeleme özellikli bu sistem, karşıdan gelenlerin gözünü kamaştırmadan sürekli şekilde uzun farla sürüş yapılabilmesine imkân sağlar. Maskeleme fonksiyonu sayesinde uzun far kısmi olarak örtülebiliyor. Trafikte bulunan diğer araçlar ve yolun aydınlatılma seviyesi ile ilgili bilgiler, dikiz aynasında bulunan bir kamera tarafından sürekli olarak ölçülmektedir. Dinamik Uzun Far Asistanı, böylece yolun tamamıyla aydınlatılması belirgin oranda iyileştiriliyor.

Dinamik Far Asistanı, baştan yaratılmış bir aydınlatma hissi sunuyor; ışık durumu daima optimum şekilde trafik durumuna uyarlanıyor.

Dinamik Viraj Farı, direksiyon hareketini takip eden sürüşe duyarlı LED'li Bi-Xenon, LED High, LED Mid ve LED Matrix far sistemlerinin sunmuş olduğu bir özelliktir.

Direksiyon hareketlerine paralel olarak farları ayarlayan sistem virajların çok daha iyi aydınlatılmasını sağlar. Sistem, belirgin şekilde optimize edilmiş aydınlatma oranı sayesinde %90 kadar daha fazla güvenlik sağlar ve virajlarda kaza riskini azaltır. Sürücü böylece virajın güzergâhını ve ayrıca viraj sonunda yer alan insanları, hayvanları veya engelleri çok daha önce fark edebilir ve bu sayede kritik durumlarda çok değerli tepki süresi kazanması sağlanır.

Dinamik Viraj Farı, 10 km/h ve daha yüksek hızlardan itibaren azami 15° dönme açısı ile yolların viraj güzergahını takip eder. Viraj geçişi esnasında iç bölgedeki far modülü azami 15° derece kadar virajın iç bölgesine dönerken ve virajın dış bölgesindeki modülü azami 7,5° kadar virajın dış bölgesine doğru döner. Bu açı sınırlandırmaları sayesinde karşıdan gelen araçların gözlerinin kamaşması etkin bir şekilde önlenir.

LED Matrix far sisteminde ise LED modülleri direksiyon açısına göre hareket etmek yerine yan bölgeleri aydınlatacak şekilde yanar.

İlgili Linkler:

• Bi-Xenon Farlar
• Dinamik Uzun Far Asistanı "Dynamic Light Assist"

Bu program otomatik şanzımanların bir bileşenidir.

Sistem, ilgili optimum vites kademesini belirlemek üzere hesaplamalarını yaparken hem aracı hem de sürücüyü dikkate alır. Bunun anlamı; şanzıman kontrol ünitesi, optimum vitesi seçerken motorun karakteristiğini ve güncel sürüş durumunu değerlendirmektedir. Güncel hızın yanı sıra olası bir römork yükü veya aracın yokuş yukarı ya da aşağı sürülmesi de göz önünde bulundurulur.

Program kendisini aynı zamanda sürücünün sürüş stiline de uyarlar ve sürüş tarzına en uygun vites değiştirme noktasını belirler. Sürücünün sergilediği karakter daha çok sportif bir karakteri yansıtıyorsa, vites değiştirme aralıkları da daha geniş tutulur. Öte yandan, gaz kumandasına yavaşça basılması sonucunda bir üst vitese daha erken geçilir. Ani hızlanmadaki vites küçültme (kickdown) fonksiyonu bunun haricindedir. Kickdown fonksiyonu her daim hazırdır.

Dinamik Vites Değiştirme Programı, motor performansının doğru vites seçimi sayesinde optimum şekilde değerlendirilmesini garanti eder ve buna bağlı olarak daha düşük yakıt tüketimi ve egzoz gazı emisyonları sağlar.

Direkt Benzin Enjeksiyonlarında yakıt, 100 bar üzerindeki maksimum basınçla doğrudan yanma odasına püskürtülür.

Emme manifolduna (emme borusuna) gerçekleştirilen konvansiyonel enjeksiyonla kıyaslandığında bu yöntem önemli ölçüde daha hassastır ve ayrıca valflerin açma sürelerinden bağımsız çalışır.

Özel bir yanma odası geometrisi, yakıt ile hava karışımının optimum şekilde karşımasını sağlar. Direkt Benzin Enjeksiyonlu Volkswagen motorları, yüksek verimlilik seviyeleriyle ön plana çıkıyor. Eşit performanslı ve konvansiyonel enjeksiyon teknolojisine sahip motorlarla kıyasla uygun sürüş tarzında yakıt tasarrufu yüzde 15’e kadar ulaşabilmektedir. Benzin Direkt Enjeksiyonu, yenilikçi TSI teknolojisinin temelini oluşturur.

Dizel Direkt Enjeksiyonunda yakıt doğrudan yanma odasına püskürtülür. Günümüzdeki en yüksek etki derecesine sahip ve en verimli dizel motor tipi direkt enjeksiyonlu motordur.

Yüksek basınçlı enjeksiyona sahip bir turbo dizel motor, egzoz turbo şarj sistemli modern benzinli motorlar ile kıyaslandığında karşılaştırılabilir bir performans sergileyebilmektedir.

Dizel Partikül Filtresi, dizel motorlardaki egzoz gazlarının ayrıştırılmasına hizmet eden bir sistemdir.

Katalitik kaplı filtre, katkı maddeleri olmadan çalışır ve bunun yerine iki yönlü etkiye sahip bir asil metal içerikli filtre kaplaması kullanır. Sistem, yanma sonucu ortaya çıkan insan sağlığına ve çevreye zararlı partikülleri (kurum, ağır metaller) tutarak atmosfere salmaz, biriktirir. Ancak belirli bir kapasiteye sahip bu filtre zamanla dolar ve bu partiküllerden kurtulması gerekir. Bu işleme rejenerasyon adı verilir.

Pasif rejenerasyonda, katalizatör içinde depolanan kurumun yavaş ve çevre dostu bir şekilde CO2’ye dönüştürülmesi söz konusudur. Bu süreç, egzoz sistemi 350 - 500 °C sıcaklık aralığına ulaştığında ve özel bir tedbir gerektirmeden, çoğunlukla otoyol sürüşleri esnasında sürekli bir şekilde gerçekleştirilir.

Uzun süre düşük hızlarda gerçekleştirilen sürüşlerde ise (örneğin şehir içi trafiğinde) her 1000 ile 1200 kilometrede bir, egzoz gazı sıcaklığın aktif bir şekilde 600 °C değerine arttırılması ek bir filtre rejenerasyonu yapılmasını sağlar. Buna aktif rejenerasyon denilmektedir. Filtre içinde depolanan partiküller bu sıcaklıkta yakılır ve zararsız ya da daha az zararlı gazlar olarak atmosfere salınır.

Şimdiye kadar sadece High-End alanında bilinen mükemmel ses kalitesi.

Bir araya getirilen sofistike tiz ses hoparlörleri, yüksek kaliteli derin bas hoparlörleri ve diğer bileşenler bugüne kadar tanıdığımız geleneksel sese büyüleyici bir ruh eşliğinde hayat verir. Hoparlörler, en yüksek ve en derin frekanslar için doğal bir çözümleme ve ayrıca ses dalgalarının komple iç mekâna homojen bir şekilde dağıtılmasını sağlar. Ayrıca kullanılan malzemeler de çok özel bir kaliteye sahiptir: Tüm bunları mümkün kılan ise çok hafif, boyutsal açıdan kararlı ve neredeyse tümüyle rezonanssız olan MSP’dir (Magnezyum Silikat Polimer).

Navigasyon sistemine bağlı Dönme Açısı Sensörü, aracın sağ veya sol tarafa doğru gerçekleştirilen seyir yönündeki değişiklikleri algılar.

Navigasyon kontrol ünitesi, kat edilen mesafeyle ilgili tekerlek devir sayısı sensörlerinden gelen bilgiler aracılığıyla seyir sürecini ve viraj çapını da hesaplar. Bu veriler, birleştirme navigasyonu olarak adlandırılan navigasyon için büyük önem taşır. Birleştirme navigasyonu konum belirleme işinin hassasiyetini arttırır ve tünel geçişleri gibi, GPS sinyallerinin alınamadığı durumlarda mesafe hesaplamasına olanak sağlar.

Dört Tekerden Yönlendirme Sistemi “All Wheel Steering”, saatte 37 km hıza kadar arka tekerleklerin ön tekerleklerin dönüş açısıyla ters yönde hareket etmesini  (maksimum 5 derece açı ile) sağlar. Bu sayede Touareg gibi bir aracın manevra esnasındaki dönüş çapını 12,19 metreden 11,19 metreye düşmektedir.

Aracın hızı saatte 37 km’nin üzerine çıktığında ise arka tekerlekler ön tekerlekler ile aynı dönüş açısında hareket ederek daha konforlu ve güvenli şerit değiştirme imkanı sunmaktadır.